Kalenin doğu eteğinde medfündur. Hz. Hüseyin(r.a.)'ın neslindendir. İranlıdır. Şah Şii akidesini yaymak için onun nüfuzundan faydalanmak istemiş, saraya mabeyn katibi olarak almıştır. Bir gece Şahın kafasını keser(Hz. Ebu Bekir ve Ömer Efendimize sövdüğü için) Bağdat'a kaçar. Rüyasında Peygamber(a.s.) efendimizi görür. "Oğlum! Benim ashabımı lanetleyen bir adamın başını kesmekle ashabıma karşı ortaya koymuş olduğun muhabetten dolayı çok sevindim. Kastamonu'ya git, uzlet ve riyazetle ümmetime manevi dua edip doğru yolu göstermekle meşgul ol ve kendini gizli." der.Üç yıl sonra Kastamonu'ya ulaşır. Kale girişinde tenha yerde gizlenir. Bayraklı Dede diye bilinen zatın kazancını bu zatla paylaştığı anlatılır. 1533'te vefat ederek Kırkkızlar Türbesine defhedilmiştir. Halk mum yaktığı, çul bağladığı ve buna benzer inançlarla ziyaret ettikleri için kaybolmaktan mezarı kurtulmuştur.